Haber Detayı

  • Haberler ve Duyurular
  • /
  • Haber Detayı

Genel Başkanımız Cemail BAKINDI, Aydınlık Gazetesine Konuştu.

   

  

Sendikalar Bölünerek Hedefe Ulaşamaz

Sendikalar birlik olmadıkça 1 Mayıs amacına ulaşamaz. Sadece `Taksim`e çıkacağım` diyorlar. Taksim`den vazgeçmeyelim ama işçilere yaramıyorsa ne yapayım öyle kutlamayı

Tarık Tekgözli

Türk-İş`e bağlı Türkiye Otel Lokanta Dinlenme Yerleri İşçileri Sendikası (TOLEYIS) Genel Başkanı Cemail Bakındı ile geride bıraktığımız 1 Mayıs`ı konuştuk. 1 Mayıs`a Kadıköy`de giden Bakındı, taleplerini haykırdıklarını ama sendikaların bölünmesi ve Taksim olayları nedeniyle 1 Mayıs`a gölge düştüğünü söylüyor. İşte Bakındı`nın sorularımıza cevapları:

-1 Mayıs`ta Taksim`de toplananların amacı neydi? Neden Türk-İş Kadıköy`de kutladı?

1 Mayıs`la ilgili tartışmalar uzun süredir devam ediyor. Hükümet 1 Mayıs`ı bayram yapmakla önemli adım attı. Ama bayramın bayram gibi kutlanabilmesi lazım. Bayram gibi kutlanabilmesi için sınıf bütünlüğünün sağlanması lazım. Sınıf bütünlüğünün sağlanamadığı bir ortamda ne Taksim`i elde etmek ne de 1 Mayıs`ı bayram gibi kutlamak mümkün değildir. 1 Mayıs hiçbir konfederasyonun bireysel olarak kutlayacağı bayram değildir. Hepsinin ortak amacı vardır. Hepimiz “ekmek, barış, özgürlük” arıyoruz. Konfederasyonlar bütünlüğü sağlamazsa, öyle gazla durdurulur, herkes ayrı yere gider. Taksim`de kutlama konusunda o mücadeleyi sadece DİSK vermedi. Türk-İş`e bağlı sendikalar o mücadelenin içindeydi. Alan açılmadı ve kavga çıktı. Sadece Taksim`e çıkacağım diyorlar, sorunları dile getiremediğin sürece sorunlar kenara kalıyor.

Her konfederasyonun kendine has yapısı var. Taksim`e gidenler işçi değil, ama emeğe gönül verenler. Ama bizde Taksim`e gidelim diyince gazlanmadan ötürü işçiyi katamıyoruz. 1977 1 Mayısı`nı unutmayalım, ama ne yapacağımızı bilelim.

Türk-İş, bu sene dedi ki; “Taksim olmuyorsa Kadıköy`deyiz”. Geçen sene Beşiktaş`tan öte gidemedik.

Bu sene Kadıköy`de kutladık. İşçi Partisi de katıldı. Hiçbir olay olmadı, gayet güzel şekilde haklarımızı haykırdık. 1 Mayıs ancak işçi sınıfının bütünlüğüyle kutlandığı zaman anlamlı olur. DİSK`in, Hak-İş`in felsefesiyle Türk-İş`in arasında felsefe farkı olabilir ama beraber kutlayacağız. Türkiye bu günleri geride bırakacak.

-Taksim`de yaşanacak manzara biliniyordu. Neden ısrar edildi?

Gerilimden birileri bir şeyler bekliyor. Ama bu gerilim bir yere kadar. Vatandaş polise de kızıyor, sendikalara da kızıyor. Taksim`den asla vazgeçmiyoruz. 77 olaylarının takipçisiyiz, failler mutlaka bulunmalı.

-“Hükümet Kadıköy`ü yasaklamadı. Türk-İş hükümete yakın diye Kadıköy`de kutladı” eleştirilerine ne diyorsunuz?

Başbakan Kadıköy`ü de yasakladığını söyledi. Ancak bizim ısrarlarımız üzerine Kadıköy`de toplandık. Bizim mutlak kararımız Kadıköy`e gitmekti. Bu tür eleştiriler, işçilerin birliğini parçalıyor. 90`larda Zonguldak işçisi nasıl yürüdü, 12 Eylül yasalarına karşı nasıl mücadele edildi. DİSK yapsın mücadelesini ama Türk-İş arkasında olmazsa hiçbir şey yapamaz. DİSK işçi sınıfın içinde kavga çıkarmamalı.

Bu sendika bizle kavga yaptığı sürece DİSK`le nasıl 1 Mayıs kutlayacağız? DİSK başkanı önce bu durumu ortadan kaldıracak. Diyecek ki, “Biz birbirimizle kavga yapmayacağız, birbirimize destek olacağız.” O zaman mesele çözülür. Evvela uzlaşma. Birtakım prensipler vasıtasıyla.

İşçi sınıfı arasında bütünlüğü sağlamadan sen istediğin kadar orayı burayı iste, gidemezsin. Bu kavgayı bitirmek lazım. İşçi sınıfı bir bütün olmadığı sürece problemler devam eder.

-Türk-İş`in açıklamasına göre Ankara`da Türk bayrağı ve İstiklal Marşı konusunda uzlaşma olmadı.

Türk bayrağının olmasını tartışan insanla bir araya gelmem. Bunu açık söyleyeyim. Biz sınıf birliğini kurmaya çalışıyoruz, bayrağı ortaya çıkıyor. O zaman ulus birliğini, üniter yapıyı tartışırsınız. “Türk bayrağı varsa ben yokum diyen, defolsun gitsin.” Bunu tartışanı ben kabul etmem, bir araya gelmem. Biz 1 Mayıs`ı elimizde Türk bayrağıyla, arkamızda Atatürk`le kutlamak zorundayız. Burası Türkiye Cumhuriyeti. Bizim bir bayrağımız var, bir de Atamız var. Sen geçmişine sahip çıkmazsan, kültürünü inkar edersin, geçmişini paramparça görürsen bir de bayrağını kenara atarsan bu ülkenin başına neler gelir, o zaman işçi sınıfı falan hiçbir şekilde konuşamazsın. Bunun izahı olamaz.

-“1 Mayıs işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günüdür. Ulusal sembolleri taşımak doğru olmaz” deniliyor

Başka ülkelerde ulusal bayrak dışında 1 Mayıs bayrağı mı yapmışlar? Almanya`da, Norveç`te başka bayrak mı var? Oraya gelen bayraklara bir şey demiyoruz. Sınıfın dışında, ülkemizi ilgilendiren bir konu. Ülkemizin meselesine bayrağı tartışmadan bakıyoruz. Tartışan varsa onlarla da bu işi tartışmayız. -“Türk bayrağı bizim bayrağımızdır ancak ulusal simgedir. Emek mücadelesinde olmasını doğru bulmuyorum” savunması yapılıyor

Diğer ülkelerde böyle denilmiyor. Dünyada birçok emek örgütüne üyeyiz. Zaman zaman gelip Türkiye`de bizimle 1 Mayıs`ı kutluyorlar. Diyorlar mı siz “Türk bayrağıyla kutluyorsunuz, bu 1 Mayıs uluslararası bayramdır, bugün kullanacağımız bayrak şudur”. Bunu dünyanın hiçbir yerinde kimse demiyor. -Seneye nasıl bir yol izlenmeli

 Ayrıştığımız sürece 1 Mayısları istediğimiz gibi kutlayamayız.

Sadece TOLEYIS`in ortaya koyacağı irade ile olmuyor. Ayrıştıkça herkes kendi mücadelesini yapabildiği kadar yapıyor. Halbuki tek bir ağızdan taşeronlaşmaya karşı, işsizliğe karşı, düşük ücrete karşı, kaçak işçiliğe karşı durmalıyız. Bunlar için mücadele edeceğimiz yerde “o alanda olur muyuz olmaz mıyız.” Bu tartışmalar bizi sonuca götürmez...

-2014 1 Mayıs`ını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bana göre bu 1 Mayıs`ta amacına ulaşılamadı. Bölündük. Bir de işin kamuoyuna yansıması var. 1 Mayıs kamuoyuna nasıl yansıdı? Kadıköy`de konuştuklarımızı, taleplerimizi yazan oldu mu? Diğer şehirlerde kutlanan 1 Mayıslar basına yansıdı mı? Yansımadı. 1 Mayıs işçi taleplerinden ziyade, polis gazladığı, ona karşı koyulduğu, yolların kesilmesiyle halkın sıkıntıya düşütüğü bir bayram olarak akıllarda kaldı. 1 Mayıs`ın amacına ulaşması için taleplerin kamuoyuna yansıması lazım, Ankara`ya yansıması lazım. Taleplerin aktif hale gelmesi için birtakım girişimlerin yapılması lazım. Biraraya gelip “1 Mayıs`ta biz bunları söyledik, olmadığı takdirde mücadelemizi şöyle sürdüreceğiz” diyebilen oluyor mu? Bunlar bilerek yapılan şeyler. Bu tuzaklara düşmemek lazım, akıllı olmak lazım. 1 Mayıs`ta Taksim`den vazgeçelim diyen kimse yok. Ama 1 Mayıs amacı dışına taşıyorsa, bana yaramıyorsa napayım ben öyle bir kutlamayı?

 Aydınlık Gazetesi / Tarık Tekgözli / 12 Mayıs 2014